Beyoğlu’nun alt tarafında yer alan Azapkapı, Tophane ve Galata Kulesi’nin arasında kalan bölge olarak tarif edilen Galata, dar sokakları, arnavut kaldırımları, sokaklarına süzülen deniz kokusu ve canlılığıyla İstanbul’un tarihi ve kültürel semtlerinden biridir.
Galata denilince akla ilk gelen Galata Kulesi’dir. Galata Kulesi, İstanbul‘un Beyoğlu ilçesinde, Galata semtinde bulunan ve şehrin en gözde yapılarından biridir. 528 yılında Bizans İmparatoru Anastasius tarafından fener kulesi olarak inşa ettirilmiştir. İstanbul’un en önemli sembollerinden olan kule, her gün yüzlerce misafirini ağırlıyor. İstanbul’un tarihi ve kültürel güzellikleriyle dolu yarım adasında yıllara kafa tutan yapılardan biri olan Galata Kulesi, tüm ihtişamıyla 528 yılından bu yana İstanbul’a kuş bakışı bakmaya devam ediyor. Türkiye’ye gelen turistlerin gözdesi olan Galata Kulesi, en tepesinden İstanbul’u seyredenlere doyumsuz anlar yaşatıyor. Galata Kulesi’ne çıkan yerli ve yabancı turistler çıkarak özgürlüğün tadını burada fotoğraf çekerek çıkarıyorlar.
Dünyanın en eski kulelerinden biri olma özelliğiyle öne çıkan Galata Kulesi, IV. Haçlı Seferi‘nde (1204) büyük ölçüde tahrip edildi. Yığma taşlar kullanılarak 1348 yılında “İsa Kulesi” ismiyle Cenevizliler tarafından tekrar yapılarak, şehrin en gözde yapılarından biri olmuştur.
Geçmişten günümüze kadar birçok badireler atlatan kule, tarihsel dokusunu muhafaza edilebilmiştir. İstanbul’un gözde simgelerinden biri haline gelen Galata Kulesi, kamando merdivenleri, tarihi camileri, sinegogları, kiliseleri, hanları, hamamlarıyla İstanbul’un ev sahipliği yaptığı medeniyetlerin adeta yaşayan belgeseli gibidir. Bugün hala İstanbul’un en çok ziyaret edilen mekanlarından biri olan Galata, insanların vazgeçilmez semtlerinden biridir.
Harika bir yapı. Fotoğrafları görünce yeniden gitmiş gibi hissettim. Teşekkür.